İzleyiciler

6 Ağustos 2012 Pazartesi

içimden dökülenler..

bu gün bu yazımda içimden neler geçiyorsa bunu yazacağım. dün ki şoku daha atlatamadım. dün bir haber öğrendim. yong hwa ile park shin hye sevgili diye bir haber.. ne kadar doğru ne kadar yanlış bilmiyorum aslında gerçekse hiç bilmek istemiyorum.. ilk oppam lee min ho idi onunlada park min young ile çıkıyor dedikoduları çıktı.. şuan bile öyle düşünenler vardır. ama bunlar sadece fanların uydurduğu bir olay. koreliler böyle durumları seviyorlar biz ne kadar üzülsekte onlar mutlu oluyorlar ve dilin kemiği yok işte dilden dile dolaşıyor derken taa Türkiye ye geliyor bu olaylar. ilkler unutulmazmış ama bu olaydan sonra lee min ho yu bıraktım çünkü; böyle bir olayla yapabileceğimi sanmıyorum her gün kalkıp acaba sadece bir dedikodu mu yoksa sadece arkadaşlar mı düşünmekten bunalmıştım. şuanda aynısını olmasını istemiyorum. çünkü yong hwa ya o kadar bağlandım ki onu tanıyacağıma onunla evleneceğime o kdar alışmıştım ki dün bana baya bir koydu yani bu olay. nasıl ağladığımı bende bilmiyorum gerçekmiş gibi gözümden yasların damla damla düşmesi beni öldürdü sanki alarken nefes almayı unutmak :'( biliyorum bir gün sevgili olack fakat o ne park shin hye ne de seo hyun olmasın! aslında kendime şaşırıyorum. çünkü ben böyle değildim kore sadece böyle sevdiğim hayran olduğum bir yerdi oppaları da öyleydi. evlenmeyi hiç düşünmeyen ben şuan yong hwa <3 ile evlenmek için neler yapmam diyorum şuan bu yazıyı okuyanlarınızdan bazılarınız çok çocuksu düşünüyor diyor ben 16 yasındayım çocukluğum yaslada alakalı olmadığını düşünüyorum hele bunu çocukluk olarak düşünenlere hiç katılmıyorum. o kadar güzel hayallerim vardı ki bir anda hepsi paofff patladılar şimdi ne yapmalıyım inanın bilmiyorum yong hwayı bırakmak onu sevmeyi bırakmak istemiyorum ama böyle belirsizliklede yasamak istemiyorum :(

28 Temmuz 2012 Cumartesi

YÜZYILIN AŞKI KORE'DEN ÇIKTI!!

Yüzyılın Aşkı Kore'den Çıktı!Genç adam, gece metroda giderken, çok güzel ama adamakıllı sarhoş bir kıza rastlar... Koreli gencin böyle başlayan gerçek aşk hikayesi, kendi ülkesinde kitap olarak bestseller, film olarak gişe rekortmeni oldu. Hindistan'da filmi, Japonya'da dizisi, son olarak Spielberg'ün şirketi tarafından ABD'de filmi çekildi, Uzakdoğu ve ABD'de mangaları yayınlandı.

Bu gerçek aşkın anafikri, güzel ama hırçın kızın aşığına çektirdiği eziyet. Dünyada kıyamet koparan bu öykü aslında buralarda gayet tanıdık: Güle aşık bülbülün, gül dikeninden çektiği cefanın hikayesi.

O gece metrodaki bu karşılaşmanın hayatını değiştireceğinden haberi yoktu. Kız ayakta bile duramayacak kadar sarhoştu ve metro istasyonlarında geçilmemesi gereken sarı çizginin içinde duruyordu. Geon-Woo kıza yaklaştı. Kız ona baktı, fakat sarhoşluktan olduğu yere yığılmadan önce ağzından "tatlım" sözcüğü döküldü.

Diğer yolcular kızı onun sevgilisi sanmıştı. Çevredekilerin suçlayıcı bakışları altında kızla ilgilenmek, onu kaldırmak zorunda kaldı. Kızın kim olduğu hakkında en ufak bir fikri yoktu ve onu ne yapacağını bilmiyordu. Kaldığı yurda gidemezdi. Çaresiz en yakın motele girdi. Kızın çalan telefonunu açtı, telefondaki kişiye kibarca motelin yerini tarif edip kızın iyi durumda olduğunu söyledi. Motel odasında oturmuş, baygın yatan kızı almaya gelecek endişeli yakınlarını beklerken, odaya aile yerine kapıyı kırarak giren polisler daldı. Genç adam ne olduğunu bile anlayamadan kendini sapık olarak gözaltında buldu.

EFENDİ-KÖLE İLİŞKİSİ
Kodesi bir gangster çetesiyle paylaştı. Gözaltında tutulduğu o gece bir felaketti ama bu daha başına geleceklerin başlangıcıydı. Çünkü ertesi gün çıktığında, hálá aklı bir tek "tatlım" sözüyle kendini kaptırdığı bu esrarengiz kızdaydı. O gün kızdan bir telefon aldı. Emreden ve itaat isteyen bir sesle, kendisiyle buluşmasını istiyordu. Buluştular.

Güzel kızın bu büyük aşka konu olan tuhaf davranışları böylece başladı. Köle olmaya dünden razı olan Geon-Woo yeni efendisi gitmesin diye onun her istediğini yerine getiriyordu. Kız onu uzun aralıklarla arıyor, randevu veriyordu. Sadece onun istediği zamanlarda ve istediği yerde görüşüyorlardı. Bir keresinde genç adamdan belli bir saatte, belli bir yere elinde bir gülle gelmesini istedi. Ama istekler her zaman bu kadar masum değildi: Bir başka gün Geon-Woo'nun okuluna gitti ve ders sırasında sınıfa dalarak hocaya "Bu çocuktan hamileyim derhal benimle gelmesi lazım" dedi mesela. Son buluşmaları ise deniz kenarındaki iskelenin üstündeydi. Kız, Geon-Woo'dan denize atlamasını istedi. Eğer atlamazsa onunla bir daha görüşmeyecekti. Geon-Woo bu isteği de yerine getirdi. Ama yine bir tuhaflık oldu, kız da atladı peşinden.

DERDİNİ İNTERNETE DÖKTÜ

Bu olaydan sonra birlikte bir parka gittiler. Geon-Woo'dan parkın en ucunda durmasını ve oradan kendi söylediklerini dinlemesini istedi. Bakalım Geon-Woo söylediklerini duyabilecek miydi? Oğlan duyamadı ama kız ona "denedim ama yapamıyorum" diye bağırmıştı. Kız, genç adamın kendisine ne kadar aşık olduğunu anlamıştı. Artık ona eziyet etmek istemiyordu. Geon-Woo'ya birbirleri hakkındaki gerçek düşüncelerini birer kağıda yazıp tepedeki ağacın dibine gömmeyi teklif etti. Anlaşmalarına göre bir sene sonra aynı yerde buluşacaklardı. Buluşurlarsa birbirlerine kavuşacaklardı; yok eğer buluşamazlarsa demek ki birbirlerinin kaderinde yer almıyorlardı. Oğlan anlaşmayı kabul etti. Kağıtları gömüp ayrıldılar.

Kızı beklediği bir yıl içinde Gen-woo, başından geçenleri bir internet blogunda mektuplar halinde yazdı. Hikaye bütün Kore'de bir anda patladı. Bir yayıncı mektupların yayın hakkını satın aldı. Mektuplardan oluşan roman bestseller olunca, aynı öykünün filmi yapıldı ve tam 4 milyon Koreli sinemaya koştu. Hikayenin şu anda Japonya'da dizisi yapılıyor, Bollywood Hintçesini beyaz perdeye uyarlıyor, Steven Spielberg'ün firması ise geçen ay Amerikan versiyonunu DVD olarak ABD pazarına sürdü. Hırçın bir kızın aşık erkeğe yaptıkları, Pasifik'in her iki yakasında eziyetçi kız konulu yeni bir manga (çizgi roman dergisi) türünün de doğmasına neden oldu.

HERKES KENDİ DERDİNDE

Peki ertesi yıl ne oldu? Hikayenin en can alıcı noktası burası elbette. Kız gelmedi. Bir yıl sonra buluşma yerine gelen Geon-Woo kızı bulamayınca gömülü notu çıkardı ve okudu. Geon Woo'dan özür dileyen bu not her şeyi açıklıyordu: Metroda ilk karşılaştıkları akşam, kız eski sevgilisi intihar ettiği için zilzurna sarhoştu. Geon-Woo'nun bütün kabahati, intihar eden bu eski sevgiliye çok benzemesiydi. Kız sarhoşken onu intihar eden sevgilisi sanmış, o yüzden tatlım demişti. Aşk acısı çeken kız, ölen sevgilisiyle yaşadığı anları, Geon-Woo'nun şahsında bir kerecik olsun tekrar yaşamak istemişti. O yüzden sevgilisinin ona gül verdiği yere çağırmış, kendine gül verdirmiş, o yüzden o tuhaf yerlerdeki tuhaf randevuları dayatmıştı. Geon-Woo'nun denize atlamasını istediği iskele de, eski sevgilisinin intihar ettiği yerdi. O intihar ederken kız yanında değildi, yardım edememişti, ama Geon-Woo'nun peşinden suya atlayabilirdi. Mektup şöyle bitiyordu: Geon-Woo'nun büyük aşkına rağmen bir yıl sonra hálá dönmemişse, demek ki hálá eski aşkının etkisindeydi.

SİNEMADA MUTLU SON

Bu gerçek hikaye beyazperdeye yansırken mutlu sonla bitti: Filmin sonunda Geon-Woo tam Kore'yi terk edecekken kızla tekrar karşılaşır. Kader onları bir araya getirmiştir. Bu öyle bir kaderdir ki, onca eziyet, ayrılık, tereddüt, hatta eski sevgilinin ölümü bile onların biraraya gelmeleri için sadece birer mazerettir.

KORE'DE 4 MİLYON İNSAN SEYRETTİ

Hiç kimseyi umursamayan çılgın kız ile erkek arkadaşı arasındaki ilişkiyi anlatan My Sassy Girl (Küstah Sevgilim) vizyona girdiği 2001 yılında büyük sükse yaptı, Hong Kong ve Kore'de haftalarca gişenin lideri oldu, 4 milyon kişi seyretti. Jae-young Kwak'ın yönettiği filmde başrollerde güzelliği dillere destan Gianna Jun ile Tae-hyun Cha oynadı.

AMERİKAN VERSİYONU

İşte bu güzel ve eğlenceli hikaye şimdi Amerikan piyasasına da sunuldu. Yann Samuel'in yönettiği filmde 24'ün Kim Bauer'i, Elisha Cuthbert hırçın kızı canlandırıyor. Amerika'da Jordan adını alan Koreli erkek karakter ise Jesse Bradford'a emanet.

JAPON VE HİNT VERSİYONU DA VAR

Japon TBS televizyonu ülkede Riyotiketi Na Konojo olarak bilinen sinema filmini dizi olarak uyarlıyor. Tsuyoshi Kusanagi ve Lena Tanaka rol alıyor. Bollywood ise hikayeyi komedi olarak yorumladı. Ugly Aur Pagli adındaki film geçen ağustosta gösterime girdi. Sachin Khot'un yönettiği filmede başrolleri Ranvir Shorey ve Mallike Sherawat paylaşıyor.

25 Temmuz 2012 Çarşamba

japonlar neden yılda 2 kez yurt dışına çıkarlar

Fotoğraf: bazılarımız hemen hayince düşünüp karar verdik bizleri aptal durmuna düşürdüler diye fakat bir sebepleri varmış...('gldl')
Japonların her yıl iki kez ülkelerini terketmelerinin zorunlu olduğu doğruymuş. Ama nedeni casusluk değil; ülkedeki nüfus fazlasıymış. Japon hükümeti vatandaşlarını sık sık yurtdışına yollayarak ülkede yaşayanların sayısını az tutmaya çabalıyormuş. Yurtdışına çıkma zamanı gelen ama o an bir nedenden dolayı çıkamayan olursa, yerine gönüllüler görderiliyormuş. Yılda 6 ayını yurtdışında geçiren Japonlar varmış; ama ülkelerine döndüklerinde eski işlerine devam etmeleri imkansız olduğu için, bunlar tekrar tekrar yurtdışına gezmeye yollanıyorlarmış.
 
bir önceki yazımda paylaşmıştım ama nedenini bu yazıma sakladım. eminim bazılarımız çok kalleşçe demiştir ama öyle düşünmeyin.
 
Japonların her yıl iki kez ülkelerini terketmelerinin zorunlu olduğu doğruymuş. Ama nedeni casusluk değil; ülkedeki n...üfus fazlasıymış. Japon hükümeti vatandaşlarını sık sık yurtdışına yollayarak ülkede yaşayanların sayısını az tutmaya çabalıyormuş. Yurtdışına çıkma zamanı gelen ama o an bir nedenden dolayı çıkamayan olursa, yerine gönüllüler görderiliyormuş. Yılda 6 ayını yurtdışında geçiren Japonlar varmış; ama ülkelerine döndüklerinde eski işlerine devam etmeleri imkansız olduğu için, bunlar tekrar tekrar yurtdışına gezmeye yollanıyorlarmış.

ah şu japonlar :)

Fotoğraf: "Bu Japonlar niye sürekli fotoğraf çekerek gezerler" diye merak ederiz ya, meğer bu olayın aslı sandığımızdan çok başkaymış. Her Japon'un yılda 2 kez yurtdışına çıkması mecburiymiş. Bunu bilmeyen yok zaten. Ancak Japonlar'ın gittikleri her ülkede fotoğraf çekmeleri de zorunluymuş!

Yüzbinlerce insanın çektiği milyonlarca fotoğraf, devletin sırf bunun için kurulmuş bi biriminde incelenip arşivleniyomuş. Meğer adamlar giyimden kuşama, alet edavattan binalara kadar her şeyin fotoğrafını çekip son trendleri, eksikleri gedikleri inceleyerek ona göre teknoloji üretiyolarmış. 
('gldl')

"Bu Japonlar niye sürekli fotoğraf çekerek gezerler" diye merak ederiz ya, meğer bu olayın aslı sandığımızdan çok başkaymış. Her Japon'un yılda 2 kez yurtdışına çıkması mecburiymiş. Bunu bilmeyen yok zaten. Ancak Japonlar'ın gittikleri her ...ülkede fotoğraf çekmeleri de zorunluymuş!

Yüzbinlerce insanın çektiği milyonlarca fotoğraf, devletin sırf bunun için kurulmuş bi biriminde incelenip arşivleniyomuş. Meğer adamlar giyimden kuşama, alet edavattan binalara kadar her şeyin fotoğrafını çekip son trendleri, eksikleri gedikleri inceleyerek ona göre teknoloji üretiyolarmış.
bunun nedenini diğer yazımda paylaşacağım..

23 Temmuz 2012 Pazartesi

B2ST MİDNİGHT!

B2ST grubunun enn yeni albümü... Bu yaza çok iyi bir şekilde giriş yaptılar bence. Kesinlikle müziklerini dinlemelisiniz. Gerek giyimleri gerek saçlarıyla beni büyülediler. Sizi de büyüleyeceğinden emin olabilirsiniz. Hiç dans olmamasına rağmen ritmiyle hepimizi etkisi altına alıyor. 


Hadi bu yakışıklı oppaları yalnız bırakmayalım. :D

birileri çekik olmak istiyormuş :)


buyurn efendim size çekik olmak için bir yol deneyin bakalım ben hiç denemedim :)



konu oppam olunca ^_^

___________Jung Yong Hwa Röportaji _________

--- Benim adim Jung Yong Hwa. Internette bir siteden adimin anlamini arastirdim. Anlami sevimli bir yüzüm olmasi.
--- 22 Haziran 1989'da dogdum. Dogum yerim Seoul, ama ben kendime Busanli diyorum, cünkü 2 yasindayken Seoul'dan usan'a tasindik ve orda büyüdüm.

--- Ailem annem, babam, ve benden 4 yas büyük abimden olusuyor. Ailem'de herkesin cekingen olarak bilinen A kan grubu var.

--- Seoul'a geldikten hemen sonra 'You're Beautiful' dramasinin cekimleri basladi, ve ben Seoul'lu gibi konusmak zorundaydim. Busan'daki arkadaslarim ilk bölümü gördükten sonra beni arayip "Seoullu konusman baya gelismis" dediler, hehe.
--- Drama'da Go Minam'a "Gel otur, sicak cay yaptim" dedigim bir sahne var. O sahneyi drama icin rol basvurusunda oynamistim. Aktörlügüm cok iyi degil, ama bence yönetmen beni gitari oynayabildigim icin ve bir grubta oldugum icin aldi dramaya. Ayrica rol basvurusunda "Now or Never" adli sarkimisi söylemistim.

--- Park Shin Hye ile aram iyidir. Cekimlerde iyi arkadas olduk ve bana cogu sahnelerde cok yardimci oldu. Hep bir erkek gibi giyiniyordu rolünde, o yüzden bir bölümde kiz gibi giyindiginde cok sasirmistim.

--- Jang Geun Suk'tan ilk basta biraz korkuyordum, dogruyu söylemek gerekirse haha. Ama hic korkunc yada öfkeli bir insan degildi, hep abi gibi davrandi ve bize hep yardim etti. unun icin ona cok tesekkür ediyorum.

--- Lee Hong Ki'yi dramadan öncede iyi taniyordum cünkü iki grubumuzda ayni firmanin altinda o yüzden cok iyi arkadasiz. Internette bir kere hava alaninda Hong Ki'nin benim kucagimda yattigi bir resim var. Lee Hong Ki ile aram cok iyi ve cok yakin arkadasiz.

--- Internette gecenlerde benim cok eski bir videom paylasilmis. Bu videoyu arkadasim cep telefonu ile cekmisti, okuldan otobüsle Jeju adasina giderken. Videoda "Cekme beni" diye gülerek oynuyordum, ama aslinda ona beni cekmesini ben söylemistim. Bu videonun paylasildigi yi oldu cünkü gercek karakterim orda görülüyor.
--- Grubumun adi C.N.BLUE, yani Code Name Blue. Hedefimiz asya'da en basarili gub olmak.

--- Grubumuzda en büyük benim. Jong Hyun benim gibi sarki söylüyor ve gitarda caliyor. Cok ciddi duruyor bazen ama onunda tatli ve saf oldugu anlar var. En kücük üyemiz Min Hyuk'un bebek gibi bir yüzü var ve en iyi yaptigi sey evimizi toparlamak, silmek, süpürmek. Cok seviyor bunu yapmasini (kim sever ev isini yaa =/ haha). Biz ama oldukca izin vermiyoruz, temizlenecek birsey varsa is bölümü yapip hep beraber temizliyoruz. Jung Shin, Min Hyuk ile yasit, en kücüklerimizden, ama grubun annesi, ve bize cok iyi bakiyor. Hepimizi birlestiren sey ise müzige askimiz.

--- Grubumun üyeleri bana destek vermek icin You're Beautiful dramasinin tüm bölümlerine bakti. Japonyada cekimlerimden sonra hatta hava alaninda geri dönüsümün sevincinden bavullarimi benim yerime tasidilar. Haha.